ARIKLI ÜSTÜNDEN GÜNAH ÇIKARMAYA ÇALIŞIYORLAR

Uulusal Birlik Partisi’nin bakanları, bir taraftan sendikaları suçluyor, diğer taraftan da topluma şirin gözükmek için “Erhan Arıklı doğru yapmadı” diyor!..

Arıklı’nın doğru yapmadığı açık da, sizin doğrunuz nerede beyler?
Özellikle sen, bırak Arıklı’nın arkasına saklanmayı Nazım Bey, çık ve bakanlığına gelip seni tehdit edenleri anlat!..
“Eğer bu tüzük geçmezse seni görevden alırız” tehdidini kimler yaptı, bu tehdit karşısında neden istifa etmeyip boyun eğdin çık ve bunları toplumunla paylaş!..
Öyle kapalı kapılar ardında “Ben de bu durumdan rahatsızım” demekle olmuyor bu işler!..
Daha önce de dile getirdim, her hükümet partisi, Arıklı gibi bir ortak hayal eder!..
-İçindekini dışına vuran…
-Sözünü sakınmayan…
-Her olayda hükümetin önüne kalkan olup muhalefetle kavga eden…
Tıpkı başörtüsü krizinde olduğu gibi!..
Bu krizde boyun eğip kararı geçiren ana parti UBP olmasına rağmen Arıklı, ayrılıkçı politikasıyla kendi kendini resmen hükümetin önüne kalkan yaptı!..
Bu durumu gören ve avuçlarını okşalayan Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu ne diyor?
“Arıklı’ya yapma dedim”…
E bu toplum da sana “Yapma” dedi Bay Çavuşoğlu, sen koca bir toplumu dinlemediğin zaman sorun olmuyor da, bir parti başkanı seni dinlemeyince yanlış mı yapmış oluyor?
Nasıl bir deri kalınlığına sahipsiniz anlayabilmek mümkün değil!..
‘Kaya’ gibi bir dayatma yedin, buna boyun eğdin, toplumuna ihanet ederek laikliği ayaklar altına aldın ama hala sıkılmadan çıkıp konuşma hakkını kendinde buluyorsun Nazım Bey!..
Bak, doğru olanı yap ve Pazartesi ilk iş olarak bakanlık makamından istifa et!..
Hani zaten bu örgütler seni o makamdan götürecek ama senden küçük bir kardeşin olarak ben sana istifa etmeni ve toplumunun yanında yer almanı tavsiye ediyorum…
Sen ve diğer makamdaş arkadaşların bu sürecin sonunda tarihin çöplüğüne gidecek…
Hiç kimseniz iyi anılmayacaksanız…
Yarın vekil olamadığınızda tek bir kişi tarafınıza bakmayacak, bakan da yüzünüze tükürmeye kalkacak…
Senin üzerinden tüm bakanlar kuruluna sesleniyorum Nazım Çavuşoğlu, kendinize geliniz, soğuk bir duş alınız, çünkü gittiğiniz yolun sonu belli…
Bırak bu toplumu “Yüz binler evde” diyerek tehdit etmeyi, az kaldı o yüz binler de bizlerle kol kola sokakta olacak Nazım Bey…
“Biz” kim miyiz?
Bu topraklara aşık olan laik insanlar…
İyi bak bize Nazım Bey, on yıllardır bölmeye çalıştığınız kardeşler kol kola, laiklik için medyanda…
Milliyetçisiyle, sosyalistiyle, demokratıyla, liberaliyle, muhafazakarıyla, komünistiyle, a politikleriyle, genciyle, yaşlısıyla, kadınıyla, erkeğiyle omuz omuza faşizme inat sokakta!..
Ya bu tüzüğü geri çekecekseniz, ya çekeceksiniz, başka alternatifi yok!..