Önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimleri bu bahsettiğim önemli meselelerden birisidir!..
Bu seçimde “Tarafsızım” deme lüksümüz yok!..
Karşımızda bu toplumun aydınlarını yalan iftiralarla jurnalleyen…
Koltuk uğruna Kıbrıs Türk Toplumunun değerlerini peşkeş çeken…
Bu ülkenin çocuklarını seçim uğruna pazarlık masasına meze yapan!..
Kendi toplumunu temsil etmek yerine AKP’nin kadrolu memuru gibi hareket eden…
Tek bir toplumsal olayda dahi kendi toplumunun yanında yer almayan…
İzlediği saçma politikalarla kendi insanının geleceğini çalan…
Kıbrıslı Türklerin dünya üzerinde en üst seviyede temsil edilen makamını değersizleştiren…
Dayatmalara omuz vererek kendi toplumunun iradesini ayaklar altına alan bir adaya karşı tarafsız kalınması, bir anlamda tüm bu yaşanılanlara sessiz kalınması demektir!..
Ersin Tatar yukarıda sıraladıklarımı ve fazlasını bu topluma yaşattı, yaşatmaya da devam ediyor…
Tek bir gün dahi bu toplumu temsil etmeyen Tatar’ın karşısında her kim olursa olsun şahsım adına ben tarafım…
Bu adamın o makamda oturduğu her saniye bu topluma, bizlere yapılmış en büyük hakarettir…
O nedenle, sevgili sol kesimi temsil eden dostlarım ve sevgili sağ kesimi temsil eden arkadaşlar, bu seçim ideolojilerin değil toplumsal irademizin ve toplumsal onurumuzun seçimidir…
Hepimiz bu seçimde amasız fakatsız taraf olmalıyız…
Laikliğimizi korumak…
Çocuklarımıza sahip çıkmak…
İrademizi yeniden ele almak…
Memleketimizde yeniden söz sahibi olmak için tarafımızı seçmeliyiz!..
Ersin Tatar bu toplumun başına gelmiş en kötü kazalardan bir tanesidir…
O nedenle yaşadığımız bu kaza sonucunda oluşan yaralarımızı sarmanın ve tamamen bu kazanın etkisinden kurtulmanın zamanı gelmiştir!..
Mesele nettir, Tatar ve onun gibilerden kurtulmak gereklidir!..
unutmayınız, bu memleket bizim, gidecek başka yerimiz yok!..